Yüzyıllar içindeki tecrübelerden süzülerek gelen bilgilere bakarak söylemek gerekirse, insanoğlunun tarih boyunca verdiği mücadele, aklın üzerindeki baskının kaldırılması mücadelesidir aynı zamanda.
Çünkü insan fıtraten özgür yaratılmış bir varlıktır. Gerek bilimsel gelişmelerin, gerekse derinlikli kültürel birikimlerin oluşabilmesi için, üzerinde korku ve vehim bulutlarının dolaşmadığı özgür düşüncelere ihtiyaç vardır.
Biliyoruz ki fıtrat dini olarak nitelendirilen İslam, saf aklın üzerine kurulu bir dindir. Kuşkusuz İslam’dan söz ederken, günümüz Müslümanlarının zihin dünyalarını kuşatan dinden bahsetmiyorum, Kur’an’ın tarif ettiği dini kastediyorum.
Abdurrahman el-Kevakibi’nin de ifade ettiği gibi, Kur’an’ı doğru bakış açısından inceleyen herkes görür ki Kur’an insanı hiçbir zaman aklın alamayacağı bir doktrini kabule zorlamaz. Tam aksine onu uyarır, başkasının görüşüne uyarak ya da atalarının izinden giderek inanmaktan men eder. (Despotizmin Doğası, s.180)
Bu sayede insan, aklın rehberliğinde herhangi bir gücün tahakkümüne asla teslim olmaz. Böylece insan, fıtratının da gereği olarak ne halifeden, ne sultandan, ne melekten ne felekten, ne veliden, ne büyücüden, ne cinden ne de kahinden herhangi bir medet ummak durumunda kalmaz.
Ama şu bir gerçek ki gerek Hristiyan gerekse Müslüman dünyada bazı din pazarlamacıları ve de saltanatını tahkim etmeye çalışan despotik krallar, sultanlar, hem bu dünya hayatında hem de ölüm sonrasında insanları bir tür ceza ile tehdit edip korkutmaktan vazgeçmemişlerdir.
Çünkü müstebit siyasetçiler politikalarını bu stratejiler üzerine bina etmek durumundadırlar. “Onlar üstünlük ve yücelik duygusuyla halkı korkutur, zorbalık, cebir ve şiddete boyun eğdirirler. Bu şekilde halkı terbiye ederek kendilerine muti hale getirirler; artık halk onların çıkarlarına hizmet eder ve sadece onları memnun eder hale gelir. Zamanla bir tür sürüye dönüşürler; efendileri sütlerini sağıp içerler, etlerini yerler, sırtlarına binerler ve onların varlıklarıyla övünürler.” (a.g.e, s.78)
Tarihin tanıklığına başvurduğumuzda görürüz ki hemen bütün müstebit yöneticiler, otokrat liderler hakkın ve özgürlüğün düşmanı olmuşlardır. Dahası, kitleleri kontrol altında tutmada en büyük gıdaları dindir.
Oysa Allah insanı aklın rehberliğinde hür yaratmıştır. Ama ne yazık ki insanoğlu çoğu zaman bu akıl nimetini görmezden gelerek, cehaletin rehberliğinde köleliğe razı olmuştur.
Batı toplumları, bir milleti çöküşe sürükleyen bu despotizm kelepçesini kırmayı başarmıştır. En önemlisi de despot rejimlere karşı sarsılmaz duvarlar çekip sağlam temeller üzerine anayasal demokrasiler inşa etmeyi başarmışlardır. Yasama yetkisini millete devrederek ‘hukukun üstünlüğü’nü esas bir hukuk sistemine kavuşmuşlardır. Hakimi de mahkumu da eşit şartlarda yargılayan yargı sistemleri oluşturarak iktidarları denetleyen mekanizmalar kurmuşlardır.
Ama aynı şeyi Müslüman dünya için söylemek ne yazık ki pek mümkün değildir. Maalesef Müslüman toplumlar, despotik yönetimlerin kalıntılarından henüz kurtulabilmiş değil. Elbette zaman zaman hukuk ve demokrasi girişimleri olmuş, ancak her seferinde akamete uğramıştır.
Bu açıdan bakıldığında Müslüman ülkelerin yaşadığı tecrübeler bağlamında, en dikkate değer ve hatta en başarılı ülke Türkiye’dir. Çok istenilen düzeyde olmasa da diğer Müslüman ülkelere nazaran, modernleşme ile erken tanışan Türkiye, ciddi bir demokrasi müktesebatı kazanmış ve önemli bir mesafe kaydetmiştir.
Ancak alınan bütün bu mesafelere rağmen, henüz gerçek manada bir hukuk devleti olmayı başaramamıştır. Çünkü Türkiye’nin hem geleneksel İslam kültüründen devraldığı kutsal miras hem de Cumhuriyet’in kuruluş ideolojisiyle oluşan otokrat bagaj, evrensel normlara dayalı bir hukuk devletinin oluşmasında önemli bir engel teşkil etmektedir.
Bu yüzden, mevcut anayasanın bile uygulanmadığı 21. Yüzyıl Türkiye’sinde hala yeni anayasa yapma tartışmalarını yaşıyoruz. Aslında söylem düzeyinde hemen bütün siyasal aktörler ‘yasaklardan arındırılmış’ bir anayasa talep ediyor ama kimse özgürlükçü bir anayasa için öncelikle evrensel hukuk normlarına ayarlı bir zihniyet değişimine ihtiyaç olduğunu görmüyor ya da görmek istemiyor. Çünkü ülkedeki bütün siyasi aktörlerin, ideolojik mahallelerin zihin dünyaları otokrat ve kutsal devlet ideolojisinden arındırılabilmiş değil.
Dinci deyince sadece sünnileri kasdedenler.1969 seçimlerinde aleviler Birlik partisi adı altında logosu ortada aslan ve etrafında 12 yıldız olan parti kurdular. Sloganları yatma çakal gölgesinde ko yesin aslan idi. 8 milletvekilleri vardı. Amasya, Çorum ve Tokat milletvekillerinin soyadı aynı idi. Devrimci geçinen bu partinin milletvekilleri Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamında biri asılsın diye oy kullandı diğer yedisi ise grip olduklarından oturuma katılamadılar.
Yanıtla (0) (2)Yoo! dinci deyince biz her türlü dogmayı kasdediyoruz. Buna kökten dinci marksistler de, pozitivistler de, kemalistler de sunni veya alevi tum uhrevi din mensupları dahil. Dindarlar dedigimizde ise samimi Müslümanları kasdediyoruz. Siyasal islamcılar dediğimizde dini kendi siyasi amaclari için kullananları (çoğunlukla Türkiye’de sunniler, Iranda şiiler, Suriyede ise nusayriler+ aleviler) kasdediyoruz.
Yanıtla (3) (0)8 Alevi millet vekilli 50 yıl önce yanlış yapınca tüm aleviler mi yanlış yapmış oluyor???
Türkiye yüz yıldır İslami kurallara göre mi yönetiliyor da sürekli İslama saldırılıyor? Ülkenin bu günkü durumun İslam dini ile ilgisi ne? Türkiye 100 yıldır laik bir devlet. İslamın devlet yönetiminde hiçbir rolü yok. Bugün ülkemizle ilgili şikayetler İslam dışı yönetim yüzünden. İnsanların yaptığı kanunlarla bu kadar. Ne bekliyorsunuz?
Yanıtla (8) (60)demokrata: arap ülkeleri ve örneğin afganistan tamamiyle islami kanunlara göre yönetiliyor. size göre onları mı kendimize örnek almalıyız. ayrıca bu ülkede islama kimse saldırmıyor, yazarımız da gayet güzel bir şekilde, kuranda da bahsi geçen müslüman görünümlü münafıklar, otokratlar konusunda sağolsun okuyucularını aydınlatıyor, bilgilendiriyor.
Yanıtla (17) (1)Türkiye İslami kurallara göre yönetilmemis ancak iktidara gelen bazı yönetimlerce din kullanılmış istismar edilmiştir. Bugünkü iktidarın yaptığı gibi cemaatlerle tarikatlarin yönetimde etkin olmalarına göz yummustur.
Yanıtla (5) (0)Osmanlı, Selçuklu çok mu İslami idi? Emin misin?
Yanıtla (11) (2)Iyi artık, bugünkü sefaletten alparslan suçlu değil mi?
Yanıtla (2) (1)22 yildir Islami Kurallar ile yonetiliyor...
Yanıtla (8) (2)İronik olarak Demokrat rümuzu kullanmış yorumcuya maşallah. Sizin İslam yönetiminde kanunları insanlar değil de (haşa) Allah yapıp mı gönderecek? Nereye baraj, ne kadar yol, ne tür binalar, hangi üretimin nasıl yapılacağı gibi soruları gökten gelecek kanunlarla mı cevaplayacaksınız? Trol değilseniz M. Ocaktan'ın son 2-3 yazısını okumanızda yarar var.
Yanıtla (8) (1)kuranda İslami bir devlet yönetiminin kurallarının yazıldıgınımı düşünüyorsunuz gercekten.
Yanıtla (7) (0)Dünyada İslami kurallara göre yönetilen ve refaha kavuşan, halkı mutlu olan 1 tane örnek verebilir misiniz?
Yanıtla (14) (0)İslamin kuralı demokratik hukuktur
Yanıtla (0) (0)Hukuk köleye nasıl uygulanıyorsa Cumhurbaşkaninada aynı derecede uygulandığında islâmî olur
Din kuralları insan içindir devlet için değil. İnsan inandığı dinin kurallarını öğrenir ve riayet ederse devleti de öyle yönetir. Nedir peki o kurallar? Bildiğim kadarıyla, yalan söz kötü söz söylemeyeceksin, hırsızlık yapmayacaksın, öldürmeyeceksin, hak yemeyeceksin, kibirli olmayacaksın, saygılı ve nazik olacaksın, dinlemeyi bileceksin, ve benzeri iyi ahlaklı insan nitelikleri. Bu kadar basit.
Yanıtla (5) (0)Sizin anladığınız gibi İslamı anlayabilecek zaten kaç kişi varki onun için bize tanınan bilinen bir on kişi bildirin onların düşüncelerine, yaşam biçimlerine bakıp anlamaya çalışalım …
Yanıtla (1) (0)Vay ahmak vay
Yanıtla (1) (1)100 yıldan önce sanki yonetilinenle nereye ulaşmış
Islâm dininde yönetim laikliktir
90 yıl laik geçinenler, 10 yıldır da muhafazakar geçinenler malı götürüyor, züğürtler de yorumlarda vatan kurtarıyor.
Yanıtla (2) (2)Bir zamanlar gurbetçileri İslami Holding numarası ile tokatlayan gruplar,iyi ki parti kurup iktidara gelmedi bu Ülkede.Yoksa halimiz nice olurdu.Dini istismar ederek,camilerde 30 milyar Euro vurgun yapanlar şimdi neredeler acaba ? Yada Arakan da zulme uğrayan müslümanlara ne oldu ? Uzun süredir kendilerinden haber alamıyoruz.Yeni sazan mevsimi ne zaman açılıyor ? Bizde nasiplensek !
Yanıtla (5) (2)Sayın ocaktan, değerlendirmenize tümüyle katılıyorum. Bu gün adli yıl açılışı seramonisi var. Anayasaya uymayan yargı adli yıl açılışı yapıyor. Şaka gibi. Kuruluşu anayasa ile olan kurum anayasayı tanımıyor. Peki gücünü yetkisini kimden alıyor- alacak. Tüm atama yetkilerini kendisinin yayınladığı genelge ile alan Erdoğan,kürsüden hukuktan bahsedecek. Bizde izleyeceğiz. İşte otokrasi budur.
Yanıtla (14) (0)Aynen öyle oldu, Erdoğan yeni bir anayasa ihtiyacından söz etti yine. Bu anayasanın hangi maddesi onu engelliyor onu da bir söylese de bilsek.
Yanıtla (4) (0)Anayasaya geçici bir madde konup, RTE ömür boyu başkandır, denilse, artık tek bir AKP'liden yeni anayasa talebi gelmez, artık hiçbir AKP'li için mevcut anayasanın ne yamaları ne yasakları sorun olur.
Yanıtla (11) (0)Bence de. Erdoğan'ın birinci önceliği kendi ikbalidir. Dokunulmazlık zırhıyla ölmektir. Milletin hayrına Anayasa değişikliği aklına bile gelmez.
Yanıtla (8) (1)Mustafa Suphi ve arkadaşlarının mezarı yoktur.karisi Yahya Kahya tarafından aylarca alikonulup tecavüze uğramış ve nihayet kadincagiz intihar ederek elinden kurtulmuştur.sabahattin Ali'nin romanı kuyucakli Yusuf 1937 de aile hayatindan insanları soguttugu gerekcesiyle toplatilmistir ve hakkında dava açılmıştır.nazimin ve onun kitaplarını bulunduranlar işinden atılıp cezaevine konmuştur yıllarca..1948 de öldürülen s.alinin mezarı bile yoktur.katili dört yıl ceza almış ama kısa sürede saliverilmis
Yanıtla (13) (6)Evet tek parti döneminde bir çok siyasi cinayet yapılmış. Bunlar yanlis ve eleştirilmesi gereken şeyler. Fakat, sadece isine geleni görmek yerine, keşke 14 yaşındaki Berkin için zamanın başbakanının söylediklerini de yazsaydın. 2 kere beraat edenlerin düzmece davalarla ömür boyu hapse atildiklarini da yazsaydın, keske kendi beslediği gurubun darbeye kalkınmasından güç devşirenleri de yazsaydın. O zaman yazdıklarının bir degeri olur, bu günkü kepazeliği örtmeye çalışmadığını düşünebilirdik
Yanıtla (25) (2)Ben senin gibi Avrupa'da doktora yapmadım ki....akit TV gibi konuştun...pirafo..
Yanıtla (3) (6)Yazılanlarla ilgili varsa duygularını alayım.fikrini demedim çünkü yok..nasıl bir vicdan var Tavşan sende..
Yanıtla (2) (4)Okura: Cahilim ama fikrim var diyorsun yani
Yanıtla (2) (3)İdeolojiler idraklerimize giydirilen deli gomlekleridir der Cemil Meriç..devlete topluma giydirirseniz toplumu felç edersiniz .komünist blok örnektir.bugun hepsinde kp ler yüzde iki oy alamıyor ..ideoloji ile mutlu toplum olmaz .ekonomi refah da..bilim eğitim buluş da..günlük hayatta ideolojiden başka şey konuşmayan insanlar sevilmez .kaçar insanlar ..katidirlar..özgürlük yanlısı degildirler.herkes düşmandır onlara göre..at gozlugu ile bakarlar..devlet de onlar gibidir..ideolojiden kaçın.
Yanıtla (3) (0)Bu gazetedeki yorumcuların çoğu böyle ..Türkiye batılı bir demokrasi olsa bunlar konuşacak konu bulamaz intihar ederler..at gozlugu az...hayatlarında şiir edebiyat sanat tiyatro kitap bilim yok...TV lerde herkesin izlediği haber ve yorumları birbirlerine anlatmakla geçiyor ömürleri..
Yanıtla (5) (1)Bu çok doğru bir laf. Yalnız tuhaf olan bu lafı dindarların çok sevmeleri. Halbuki din ile ideoloji arasindaki tek fark ibrani kökenli dinlerde tanrının göksel oluşu, o kadar. Tum örgütü dinler (Yahudilik, Hristiyanlik, Muslumanlik, ve bunlarin turveleri) ile Şintoizm, Budizm hatta Pozitivizm vb dinler özünde aynıdır. Cemil Meriçin sözü hepsi icin geçerlidir.
Yanıtla (0) (0)Keşke Atatürk 1920 lerde bir günde Isvec, Norveç , İngiltere nin 1960 -70 lerde ulaştığı Demokrasi seviyesini yakalayiverseydi, hepimiz rahat etseydik. Endüstri devrimini ,sanayi devrimini de 15 yillik iktidarında hallediverseydi. Kim uğraşacak 1215 magna carta, 1750 ler endüstri devrimi uzun ,uzun bize uymaz.çabuk çabuk. Bir günde.
Yanıtla (10) (4)Bu konuda ünlü bir bilim adamı çok çarpıcı şu sözü söylemiş.
Yanıtla (18) (3)Ancak ahmaklar bilimin önünde duran sorunların bir günde çözülmesini bekler.
Kurtuluşa, kuruluşa ve Atatürk’e laf söyleyenlerde atnı kafa. Hatta daha fazlası.
Almanyada renkli televizyon teknolojisi ilerlerken, Türkiye siyah beyaz TV ile giriş yaptı. Devrin başbakanı suleyman Demirel'e neden bizde siyah beyaz diye sorduklarında "teknolojiye kademe kademe geçilmeli, birden geçilirse bünye kaldırmaz" demişti.
Yanıtla (8) (1)Cok guzel. Musluman ulkeler icinde en basarili ulke Turkiye'dir diyorsunuz. Dogrudur. Demirel'in deyimiyle Turkiye musluman ulkeler icinde parlayan Kutup Yildizidir. Bunu Cumhuriyetin aydinlatici, ileri devrimlerine borcluyuz. 1950'den beri ulkeyi yoneten sag iktidarlar sovanist, firsatci, populist politikalara yonelmeselerdi Turkiye bu gun farkli konumda olurdu. Cumhuriyet ideolojisiyle olusan otokrak bagajdan tam olarak yazarin neyi kast ettiginden emin degiliz. Umariz bunu acar.
Yanıtla (6) (0)Emeviler ki, Sahabe kabul edilen ve ayetleri yazıya geçiren katip olduğu rivayet edilen; Hz. Hamza'yı şehit eden Hind'in oğlu Muaviye, Yine Sahabe sayılan Amr İbn-ül As ile birlikte ilk hileli ( yüzük meselesi) seçimi yapmışlardır. Ve Halifelik makamını saltanat ve otokrat makamına çevirmişlerdir. Bugün israilin yaptığının aynısını yezit Kur'an hafızlarına ve sahabelere yapmıştır. Ve bu hile hurda İslam adına devam ettirilmiş, evlatlar, torunlar kutsallaştırılanlar tarafından katledilmiştir.
Yanıtla (10) (5)Şu masalları bırakın artık, hangi çağdasınız ? Yeter ertık.
Yanıtla (5) (0).Muaviye, Emevilerin kabilesi olan Beni Umeyye (Umeyye oğullarının) lideri olan Ebu Süfyan'ın oğludur. Ebu Süfyan'ın, Mekke'nin fethinden sonra müslüman olduğu biliniyor. En zengin ve güçlü kabile idi. Muaviye ile birlikte yeniden lider kabile oldu. İslam'a kendine göre, yeniden şekil verdi. Bugünkü İslâm, oradan geliyor.
Yanıtla (2) (2)Stalin dinle uğraşmış Pol pot Mao ve diğer diktatörler...başarılı olamamıştır...hiçbiri...siz kim oluyorsunuz...kininizi gömün ya...
Yanıtla (3) (2)Bütün dinler, islam dahil yönetenlerin işlerini kolaylaştırmak amacıyla kullanılmıştır. İslam akil ve mantık dini değildir, vahiy dinidir.
Yanıtla (15) (3)Aklı olmayanın dini yoktur.
Yanıtla (3) (4)Kemalizm dini kadar aklı devre dışı bırakmadığı kesindir.
Yanıtla (4) (4)Atatürk bugün tüm karşı düşünceleri bastıran demoklasin kılıcı olarak kullanılıyor. Tapıcılarının aklını ne kadar köreltiyorsa, düşünen akıl sahiplerini de o kadar kısıtlıyor.
Her otokrata bir sivil demokrat mücahit gerek.
Yanıtla (4) (2)Nemrut' a İbrahim Fırvavun' a Musa Deccale Mehdi Süfyana Müceddit gerek..
Zenginler keyfinde ezikler yorumlarla vatan kurtarıyor, şu hale bak, Midyat seyfo gülün
Yanıtla (3) (1)Bu adamlari başımıza getiriyoruz.bi partiden seçil sonra insanlar sana oy vermiş sonra bırak. Karakter sorunu biri değil ki hepsi.urfalisi İstanbullu su oralı bu dalı hepsi aynı. İşlemcisi, CHP lisi veya ötekisi hepsi aynı.akp zaten kötü örnek. Siyaset ahlaki sıfır.
Yanıtla (3) (0)Uyanmamış ve uyanmayı reddeten toplumları yönetmek dünyanın en kolay işidir.Hele bu uyanmayı reddeten toplumlar müslümansa siyasetçi için keyifli bir iştir.Karşı taraf için,bunlar din düşmanı diye söze başlarsan , en az iki dönem iktidar garantidir.Daha sonra gazeteler,televizyonlar satılık kalemler,maaşlı trollerle bu iş uzadıkça uzar.Yıllar sonra uykudan uyanır gibi olunsa da uyku galip gelir.
Yanıtla (7) (0)1925 de Türkiyede,1933 de Almanyada çok partili hayat ve demokrasinin kökü kazındı; Almanya düzelti ama Türkiye bir daha düzelemedi.İkiyüzlü ve takiyyecilikle ucube gibi yaşayan köhne ve sefil ideolojiler hâla mankurtları çekiyor.
Yanıtla (1) (7)Sayın Tayyip Bey, yanılmıyorsam Taliban için görüş farklılığımız yok gibi bir şey söylemişti.Bir kaç gün önce, kadın teğmenlere ödüllerini verince dehşetle izledim.O vahşi Taliban,bırakın kız çocuklarını okula göndermek bütün özgürlüklerini baltaladı.Kadın Teğmenlerimizi kutluyorum.
Yanıtla (9) (0)M şimşek vergi yuzsuzlerini aciklayacakmis. Bakalım devlet bankalarını hazineyi dolandıran boşaltan hortumu ve vergi vermeyen muaf tutulan silinenleri aciklayacakmi.coksa binin gibi işçi köylü ciftcilerimi açıklayacak. Zaten mahsul kaldıramayan, bedavaya satmak zorunda kalan çiftçinin tarlası koyunları traktörünü ziraat bankası hacizle elinden alıyor.
Yanıtla (2) (0)"Kuzey kore demokratik halk cumhuriyetine kurtarıcı lider aranıyor, ağzı iyi laf yetse yeter; Mu kıtasını arayan, ekonomi teorisi üreten, fatih portresine bol para harcayanlar tercih sebebidir.Bir sonraki ilanımız, kurtarıcıdan kurtaracak lider olacaktır.İyi günler dileriz"
Yanıtla (1) (7)Ben talibim ama kıt akıllıyım ve 46 raporum var, sorun olmaz heralde
Yanıtla (1) (0)Fetö, pkk, ahmak diye insanlara hakaret eden benden başka angut olmaması ne güzel, siz benim gibi deger yoksunu olmayın
Yanıtla (1) (0)1867-1880 arası gibi 13 yılda neler başarılıyormuş anlamak için Meiiji gibi gerçek modernleşmecilere bakmak lazım.
Yanıtla (2) (1)Yeşilkemalist Akp nin yetiştirdiği kemalist subayların, kılıçlarımız keskin diye haykırdığı vatanın vay haline.Ordular dış düşman için vardır ,iç düşman diye sayıklanan ülkelerde ,millet yada milli ordu laftadır.
Yanıtla (4) (23)Şapka kepazeligine bile devrim denilen ülkede ,başörtüsü-sakal serbestisine de muhafazakar devrim diye yutturulması normaldir.90 yıl laiklik ve 10 yıldır da muhafazakarlık sloganıyla zengin olanlar eğlencede ,züğürtler de yorumlarda vatan kurtarma peşinde
Yanıtla (6) (18)Bu yorum sahipleri fetöcülerin darbe yapmasının önünü açan kafa. Cümleler aynı, mantık aynı, suçlama aynı, kibir aynı, tepeden tepeden bakış aynı, yöntem aynı her şey aynı. Utanmadan sıkılmadan hala konuşuyorlar.
Yanıtla (8) (2)Abd de, G.washington'un diye askeriyiz diye böğüren biri olsa, akıl sağlığı yerinde mi diye hastaneye sevkedilir.Üçüncü kalite ülkelerde ise siviller bile benzer şeyler böğürür ,sonrada gazete yorumlarında din vs diye sayıklarlar.Dünya tarihinde uğruna en çok kan dökülen ,zorbalık ve mankurtluk yapılan, son iki yüzyıldaki din haline getirilen ,sahiplerine tapınılan ideolojilerdir.
Yanıtla (4) (8)Ancak bir fetöcü, bir PKK'lı, bir Kürtçü, kuruluşa kurtuluşa düşman olan bu yorumları yapar. Bu kafa yapısı 10 yıl boyunca TV'lerde, özel yetkili mahkemelerde darbe darbe diye çığlık attı, insanların canını aldı, can verdi, Tanrı rolüne soyundu, sonunda darbeyi bu çığlık atanlar yaptı. 15 Temmuz 2016'da. Şimdi siyasallaşarak tamamen bitmiş, çalışmayan hukuk, bu dönem ilk seçimlerde sona erdikten sonra muhakkak gereğini yapacaktır. Kısa çöp uzun çöpten hakkını alır elbette.
Yanıtla (11) (4)Ancak karakter ve şeref defolular insanlara iftira atar.
Yanıtla (2) (1)''cumhuriyetin kuruluş ideolojisiyle oluşan otokrat bagaj'',, cümlesi ,, demokrasiyi rayına oturtamama gerekçesi gibi algılamama neden oldu
Yanıtla (2) (0)İslam kurumsallaşmış, bürokrasisi olan bir din. bu haliyle inanç sistemi olmaktan çok hayata bütüncül bakan bir ideoloji aynı zamanda. din dünya ayırımı yapmaması başlı başına bir sorun. oysa, İnanç, bireysel, içsel, zihinsel çaba gerektiren bir durum. bürokrasisi olan bir inanç olmaz. müslümanların temel sorunu ilk düğmeyi yanlış iliklemek.
Yanıtla (2) (1)Bir siyasetçi en kârlı ticaret din ticaretidir demişti . Çok doğru demiş . Bunun en iyi örneği Cübbeli Ahmet garibanlık damarlarına kadar islemisken bir TV.kanalonda hadis herşeydir falan kelam çok da önemlindeğil gibi şeyler söyledi şimdi 150. Milyon dolar serveti var Menzil kerpiç damlı bir kaç hane ve küçük bir köy camisi şimdi 2 milyar dolar serveti var ve hergün ahhh Filistin vvaahh Filistin deyiip hergün milyonlarca dolar ihracat yapıp sonra vaayy bakın CHP Bu meseleye duyarsız diyor!!!!!
Yanıtla (19) (1)Satranc oynamak... cehennemlik buyuk gunahtir !! diye fetva veren, terlik satan, kadim halk - gayrimuslim dusmani, bu sarlatan degilmiydi ?? Bunlari sahte laikci irkcilar, demokratlari vurmak ve kirmak icin 1970 lerde basta yetistirdiler - kullandilar ..!! Simdi guclendiler - iktidar oldular, sahte laikcilerin bir kismi pismanlar ..
Yanıtla (8) (1)Karar yazarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk: *İslamcılar Atatürk cumhuriyetinin hem nimetini tepe tepe kullanıyor, hem de sövüyor, inkar ediyor.
Yanıtla (17) (3)*Saltanat olsa şu an bulundukları makamın kapısının önünden geçemezlerdi.
*Bu ülke kendi kendine mi kurtuldu, savaşı mücadelesi olmadı mı? Oyun mu oynadılar Sakarya, Dumlupınarda?
İslâm dini ve Yüce Yaradan Adaleti, paylaşmayı, yardımlaşmayı,
Yanıtla (5) (2)merhameti, sevgiyi ve barışı emretmiştir..
Yaradan'ın ve gönderdiği dinin emri apaçık ortadayken,
Fâni alemin muktedirlerinin ! ve dini islamı dilinden düşürmeyenlerin yürüdükleri yolun kenarlarında, izlerinde ve diplerinde,
Adalete, açlık ve yokluga dair feryatlar ve çığlıklar kulakları sağır ediyor..
21.Yüzyılın sonunda biz de Batının bugünkü seviyesini yakalarız..Ne de olsa, 250 yıl geriden takip etmeyi 100 yıla indirmiş durumdayız..Arap ülkeleri gibi 1000 yıl geriden gelmiyoruz..Bu da azjmsanacak birşey değil..
Yanıtla (6) (1)Batı yerinde sayarsa tabii.
Yanıtla (4) (0)Allah, halkı birbirine zulüm edecek noktaya gelmedikçe, ora insanlarını helak etmeyeceğini (Kasas-59); yani, dine dayalı bir devlet kurmak diye bir emrinin olmadığını açıklıyor. Batı dünyasının kilise despotizmini diskalifiye etmesi sonucunda elde ettiği aydınlanma ile bugün ulaştığı ekonomik ve siyasal refah düzeyi ve şehirlerinin yaşanabilir hale gelmesi ile kendilerine bir yeryüzü cenneti oluşturmuş olmaları da gösteriyor ki, insandan istenen bu dünyayı mamur etmesidir.
Yanıtla (5) (1)Kandirilmasi bizim kadar kolay olan ikinci bir toplum dünya üzerinde ya yoktur,ya da cok azdir.Kandirma olayi
Yanıtla (1) (2)bu iktidar döneminde zirve yapti.Ilk malzeme "basörtülü bacim"oldu.Dört elle ,din ticaretine sarildilar.Din ticareti
yapmak,gercek dindar olmaktan daha kolay cünkü..Diger konu günümüzün en "söhretli" otokratlari. Putin, Erdogan,
Aliyev,Maduro,Orban..Benim merakim bu otokratlarin aralarinin cok iyi olmasini neye bagliyalim..Ortak görüsleri nedir?Gercekten merak ediyorum..
Mehmet bey sizin bu gayretinizi tarih rahmetle alacaktır, nedenine gelince Çağlayan bir gelenekten gelerek suyun mecrarından saparak foseptik çukuruna yok alırken, gideceği yeri tesbit ederek temiz kalmak adına o aramaktan ayrılıp Rahmetli Necip Fazıl beyin dediği gibi kollarını makas gibi açarak; "Durun bu yol çıkmaz sokak "çığlığı atıyorsunuz, hemide insanların güce taptığı, boyun eğdiği, ceplerini doldurduğu bir zaman diliminde.
Yanıtla (1) (0)Tabiki; bu konuda KARAR gazetesinin yayın politikasıda bu min
kendini dinsel değerlere göre konumlandıran bazı gazetecilerin de....
Yanıtla (0) (0)Almanyada AFD geliyor..Bakalım köyde nasıl lakirdilar dönecek..
Yanıtla (1) (0)“ Maalesef Müslüman toplumlar, despotik yönetimlerin kalıntılarından henüz kurtulabilmiş değil.” Toplumun kendi zaten despotik değil mi?
Yanıtla (17) (0)İşin tamamen özü bu. Toplumun kendi özü otokratik. Doğu depotizmi daha aile düzleminde mevcut. Baba kararları sorgulanamz tek hakim gerisi maraba. O nedenle asla demokratik bir yönetim oluşmuyor. Sadece buradaki yorumlara bakın herşey anlaşılır. Demokrasiyi kaos sanan mı ararsınız, kuralsizligi demokrasi sanan mı, demokratik olduğunu söyleyip arkasından çok seslilikten yakınanı mı? Kisaca maya bozuk.
Yanıtla (4) (1)Hocam bu güzel ve anlamlı yazılarınız la bizi sürekli aydınlattığın için sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Allah sizden razı olsun.
Yanıtla (1) (0)Bize ileri demokrasi sözü vererek iktidara geldi ama inşa ettiği Orta Doğu rejimi. Bunun üstünü örtmek, hedef şaşırtmak için de paralı trollere 100 yıl öncesine her yerde saldırı görevi verilmiş. Reisin sık sık kullandığı değişle “kandırıldık”.
Yanıtla (38) (1)Hay sen çok yaşa. İleri demokrasi derdi birileri güya demokrasinin çıktığı yerden bile ileri giden demokrasi.
Yanıtla (6) (0)Şu an ülkenin en büyük eksiği Allah korkusu. Fakirlik ve sefalet artarken dindarlık da şiddetle azaliyor. Ne pahasına olursa olsun eski lukslerimi devam ettirebileyim diyen bir toplumun altında hepiniz kalırsınız. Köyden şehire göç yıllarında büyük şehirlerdeki tarikat yapılanması olmasaydı, turkiye varoşları bugün dünyanın en rezil yerleri olurdu. Perinçek!!! Bu ortamda suç ve çirkeflikte dünya şampiyonu bir toplum istemiyorsan dinle mücadeleyi bırak...
Yanıtla (2) (9)Bir müslüman nasıl evrensel hukuku baz alır? İnsan Allahtan üstün mü? Allahın hukukunu örtmek isteyenler, bekleyin ahireti, hesap gününü.
Yanıtla (1) (13)Tam adrese teslim bir yazı olmuş!
Yanıtla (3) (0)Benim bir huyum var ; zaman zaman özellikle geçmişte yaşadıklarımı düşünür, nerde nasıl hata yaptığımı bulmaya ve ordan ders çıkarmaya çalışırım.
Bu , ülkeyi yönetenlerin de yüzlerce danışmanı, yardımcısı var , hiç oturup da onlarla fikir alışverişinde bulunmazlar mı !
Nasıl bu kadar kör ve sağır olabilirler! ?
Demokratik değerlerle taçlanmış Laiklik olmadan inanc ozgurlugu olmaz. Çünkü bu inançların teminatıdır. Bilimsel dusunmenin teminatidir.Ozgur dusunmenin teminatidir.Ozgur yasamanin teminatidir. Insanligin teminatidir.Devletin dini olmaz.Din bireyseldir.Kisiyi baglar.Akili egemen kilar.
Yanıtla (4) (0)Dindarların acıklı halleri
Yanıtla (8) (1)●Gözlerine FAR gibi tut TAVŞAN kıl...
●Ayıpları, suçları, ahlâksızlıkları din ile ÖRT, GÖRÜNMEZ kıl...
●Din elden gitmesin diye motive et, SAL sokağa, SÜR savaşa TETİKÇİ kıl...
●Mukaddes dinimizin değerlerini kullanarak kur bir vakıf, dernek;
- al izinsiz yardım toplama yetkisini,
- Eski AK Partili bakanın Kur’an’a hakaret niteliği taşıyan sözlerine benzer ifadelerle aç seccadeyi cami avlusuna,
- koy yardım, bağış hesabını internete, kandır ihlaslı müminleri.
Heyytt bre var mı DİNELERE YAN BAKAN(
Sayın Ocaktan'ın demokratik kişiliğini biliyoruz... Yazdıklarına aynen katılıyorum. Atatürk kurucu bir lider onu eleştirmeninde anlamı yok. Gerçekten demokratik olan -rahmetli Demirel'in "bol gldi" dediği- 61 Anayasasını bir tartışsak...
Yanıtla (7) (1)Kahvede, hamamda her yerde dini tartışmaya açalım. Atatürk'e gelince aman oraya dokunmayalım. Bu yaklaşım bile neyin ne olduğunu göstermeye yetiyor aslında...
Yanıtla (2) (6)Şunun şurasında dini kullanarak otokrat olan bi rte var tc tarihinde. O da son 10 senesinde. Ondan önce yüzyıldaki sık sık gelip geçen askeri dikta dönemlerinin dinsizliğini neyle açıklayacağız? Dünyanın en katı yönetimi şu an Çin ve kuzey kore. Ikisi de dinsiz. Turkiyede bile iktidarın üç ortağından en hukuksuz talebler ve çıkışlar hangi motivasyonla geliyor? MHP ve vatan partisine karşı, korkudan neredeyse akp'nin dindar kanadının arkasına saklanacak hukuk. Havada Biraz fazla ezber var...
Yanıtla (0) (3)1925 den beri; herşeyi ben bilirimcilik, keyfilik,şekilcilik, tüketim taklitçiliği, pozitivizm, şiddet, laf salatası, takiyyecilik,kuvvetler birligi, muhalafeti kriminalize etme, partili c.başkanlığı,militan laiklik ,kendine benzemeyeni ikinci sınıf görme vb leri rejimin ruhuna sinmiş, bu rejimin düzelmesi imkansız. Modern ve kaliteli yönetim için geçmişi umursamadan yeni ve temiz sayfa açmak şarttır. 2.Cumhuriyet diyemeyenler, bataklıkta ciyaklamaya devam eder!
Yanıtla (0) (3)Bu yaziyi okuyunca gozlerime inanamadim, tekrar okudum. Sn yazarin 10 yil oncesinin Star gazetesi yazilarini hatirladim, uzuleyim mi, sevineyim mi karar veremedim. Kendi kendime mirildandim, Basra harap olduktan sonra...
Yanıtla (4) (0)Otokratlar kendilerine her zaman yiyecek bir gıda bulur merak etmeyin. Adı din olur, kişi tapınımı olur, ideoloji olur farketmez onlar için. Onlar için önemli olan tembel bedenleriyle konforlu hayatlarını finanse edecek bir yol tutturmaktır
Yanıtla (4) (0)Sayın yazar ve değerli yorumcular ; temel olarak insanlaşmadan islamlaşılmaz. Peki insanlığın geldiği bu bilgi ve bilinç çağında insanlaşan bireyler ve erğenlik evresini tamamlamış , yetişkinlik evresine geçmiş toplumlar dinlere ihtiyaç duyarlar mı?
Yanıtla (1) (0)Bu coğrafyada din kültürünü akıl düşmanı iki ekol (ün temsilcisi Gazali) belirlemiştir: Eşarilik ve tasavvuf. Eşariliğin Allah'ı; kuralsız, kudreti ile hava atan, kafasına göre takılan faşist bir tanrıdır. Tekke, bu despot tanrının elinden tek kurtuluş yolunun şefaat olduğunu anlatır ve Eşariliğin ağa düşürdüğü insanı, şefaat vadiyle kucağına oturtur. Şeyhin teninin (artık neresi olursa) değdiği ten (artık neresi olursa) ateşte yanmaz.
Yanıtla (4) (2)Misyonerlar Afrika'ya geldiklerinde ellerinde inciller Bizim de topraklarımız vardı.. Gözlerimizi kapatarak Bizlere dua etmeyi Öğrettiler.. Gözlerimizi açtığımızda onların elinde topraklarımız bizim elimizde İncil vardı.. 2,Mahmut bunları görüyor bili
Yanıtla (11) (1)tedbirler almak istiyordu. Fesi getirdi adını gavur padişaha çıkarttılar.Bugün de Fesi türbanı kutsuyorlar. Dergahlarında tekkelerinde askerden vergiden muaf halkı sömürerek yaşıyorlardı.. Atatürk Kur'an'ı ve ayetlerini anlaşılabilir hale getirdi
İdeoloji kılıfına bürünmüş seküler dinler de dahil mi buna?
Yanıtla (2) (22)Siyasi terimler uydurmak yeni bir savunma alanı açmadığı gibi bir eleştiri de oluşturmuyor!
Yanıtla (4) (0)Cumhuriyetin kuruluşuyla oluşan otokrat bagaj cümlesini açar mısınız bir gün sayın yazar.hala asamadik onu .değişik partiler iktidara gelince o mirası devam ettiriyor .CHP DP ap MHP RP akp...farklı gibi görünseler de bu konuda hemfikirler.gunluk hayatta da devlet hayatında da demokrasi yok .her dönem birileri vatan haini oluyor.dp MHP RP akp..gibi..aaa iktidara geliyorlar yeni hainler çıkıyor..evrensel bir anayasada tüm vatandaşların eşit olduğu kurallara dayalı bir devlette ilerleyemiyoruz.
Yanıtla (5) (2)Evet sayın Ocaktan, neymiş o otokrat bagaj? Açsanız da öğrensek. Çok partili sisteme geçişle birlikte bu siyasilerin eline vuran mı oldu demokrasiyi kurumsallaştırmayın diye. Ellerinde bu günkü gibi her türlü yetki olanlar istemedikleri için bu günlere geldik. Her şeyi yapıyorlar onu da yapsalardı ya. Vatandaşın söz hakkı mı var sanki? Bu ülkeye en büyük zararı 1.Siyasiler 2.Hakimler-Savcılar 3.Askerler 4.İmamlar verdi maalesef. El birliği ile memleketi batırdılar.
Yanıtla (7) (1)Abdurrahman el-Kevakibi'nin bütün hayati, Ulu Hakan Abdülhamid ve onun idaresiyle savasarak gecti. Kevakibi'ye göre, Abdülhamid Islam'in basina bela olmus, diktatörün tekiydi ve tahtan indirilmesi ve mesruti rejimin kurulmasi gerekiyordu. Ocak gibi Islamci bir gecmisi olan, AKP'den milletvekilligi yapmis ve bu sayede de her ay 93 bin TL emekli maasi alan bir sahsin, Kevakibi'yi övdügünü ve ona atif yaptigini görünce, sasirdim. Gercekten degismeyen tek sey, degisimin kendisiymis
Yanıtla (1) (1)Selam ve dua ile
Avrupalı devletlerin hukukunu filistinde gördük.silahsız
Yanıtla (0) (1)mazlum bir milletin batılıların
verdiği tank top, savaş alanına uçakları ve füzelerle
çoluk çocuk demeden nasıl katledildiğini görüyoruz.
Ne yazıktır görmeyen gözler
varki, halen batıda hukuk var
diyor. siyonist devlete verdikleri en gelişmiş silahlar
ve parasal yardımla bir milleti
katlettiren batılı liderler deyilmi. bunlarda hukuk varsa,
Bu liderleri niye katile yardım ve yataklıktan yargılamıyorlar? Cevabı olan varsa kon
İslam kendisini kullandırtmaz. Aksi halde hak din olmaz
Yanıtla (1) (21)asafa: maalesef 57 islam ülkesinin tümünde gayet güzel kullanılıyor. giderseniz görürsünüz. 56sı hala birinin gelip de kendilerini uyandırmasını, gözlerini açmasını bekliyor.
Yanıtla (3) (0)Bu dünyada istismar edilmeyecek maddi, manevi hiçbir değer yoktur 'Asaf Şemsi'! Yaşarken çok şey öğreneceksin.
Yanıtla (10) (0)Ha unutmadan bu anayasayı(61Anayasasını) darbeciler tangur-tungur (!) ve ilga etmişlerdi...
Yanıtla (0) (2)Neden hep birlikte hareket ederek, çözümler üretmeyi ve insanca yaşamayı denemiyoruz. Asalak ve/ veya hırslı ve kibirli yaşamayı tercih ediyoruz. Bence eğitim ve toplum bilinci yeterli olmadıgından. Oysa tüm dinlerde kardeşlik ve iyilik hep ön plandadır.
Yanıtla (5) (0)"Çünkü Türkiye’nin hem geleneksel İslam kültüründen devraldığı kutsal miras" sözünüz yanlış anlaşılmaya müsait bir pasaj olarak görünüyor. Çünkü yanlışlarla dolu bu geleneksel miras, kutsal olamaz. Ancak yanlışlıkla kutsallaştırılmış diye nitelenebilir. Veya İslam kültüründen devralınan, kendini yenileyemeyen yanlış kültürel miras denilebilir.
Yanıtla (5) (0)"Islam, saf aklin uzerine kurulmus bir dindir"- yazida yazilmakta.
Yanıtla (19) (0)Kilic hakki, fetihler, kullar, koleler, cariyeler, sualsiz biat ve itaat kavramlarinin, sikca gectigi dinde : ozgurlukler, akil, hur dusunce, kadin haklari, tolerans, baris, hosgoru gibi degerlerin, azicik yasama ihtimalleri olabilir mi ? Akil, duygu, ahlak, vicdan, nasil hayat bulabilirler ! bu baski ve yasaklar ortaminda !!
Sekuler ya da din...tek adam otokrat diktatör demokrasi olmayan her idare toplumları geriletir.mahveder..bir ve beraber olmasını imkansız kılar..mirasın buysa ey toplum reddederek kurtulabilirsin.yoksa rengi farklı da olsa o mirası kullanır hep birileri ve sen de hep ağlarsın.bizden olunca iyi onlardan olunca kötü değil.bu yanlış.kim olursa olsun dün bugün amasız fakatsiz bahanesiz kötü diyeceğiz..yoksa bundan kurtulamayiz.su parti bu lider falan lider ideoloji ya da parti demeden reddedecegiz.
Yanıtla (17) (0)Partiler liderler medyadaki yandaşları ve seçmenler...düşmanla savaşır gibi farklılıkları körüklüyor ..toplum olarak şunu niye istemiyoruz..herkesin eşit olduğu hukukun üstünlüğünü esas alan evrensel insan haklarını içeren demokratik bir anayasa...kim neye inanırsa inansın nasıl giyinirse giyinsin ..nerede nasıl ibadet ederse etsin..hakaret olmadan silaha başvurmadan düşünce özgürdür..beraberce bilimde teknolojide tarımda ekonomide eğitimde vb nasıl ilerleriz..buna bakalım.devlet hepimizin .
Yanıtla (2) (0)Demokratik olmayan otokrat bir yönetimi lideri öven isteyen model alan toplum iflah olmaz.evrensel insan hakları hukukun üstünlüğü demokrasi onceliktir .özgürlükler ve eşit vatandaşlık esastır.bu ortamda ancak bilim sanat ekonomi vb gelişir.
Yanıtla (16) (0)Serçe İspatlanamayan belgelenemeyen kanıtı olmayan hiç bir şeye inanmaz.
Yanıtla (6) (1)“İslam’ın Sünni, Şii, Alevi veya Selefi anlayışlarını tüm Müslümanlara dayatmak tek parti diktatörlüğünden başka bir şey değildir.”
Yanıtla (22) (2)Karar gazetesinde böyle bir yazı görmek hoş doğrusu.
Yanıtla (33) (1)Dinin sömürü aracı olarak kullanıldığını yazabilen çok az yazar ve gazete var.
Bir insan, bir toplum, pazardan domates alırken gösterdiği titizliği/hassasiyeti, dinî konularda göstermiyor ise, bir suistimal eden çıkar.
Yanıtla (21) (0)Bugün Hıristiyan devleti kuralım yada Hristiyanlar birleşin diyen bir devlet yada siyaset yok
Yanıtla (28) (1)Müslümanlar birleşsin diyen ümmet diyen milyonlarca Müslüman var.
Ama ne birleşiyorlar nede bir noktada anlaşıyorlar.
Tebrik ve teşekkür Sn.Ocaktan;şâhane bir yazı olmuş,müslüman dünya din adına gelenekten aldığıyla yetinip,güncel düşünceleride bu istikamette şekilenmektedir,malesef.Yazınız Sn.A.Sucu'nun Sn.A.Akbulut'la yaptığı İnsana Dair adlı söleşinin 72.si ile o kadar benzeşiyor,ki Sn.Akbulut Kur'an-dan ne kadarda erken koptuğumuzu,bir kez daha tescilliyor.Kur'an-ın sunumunun özğür bir birey meydana getirmek olduğunu o kadar net ortaya koyuyor,ki hayran kalmamsk elde degil.Müslüman dünyadadin pazarcısı bol.
Yanıtla (7) (1)Otokratların en büyük gıdası dindir doğru ama muhalifler neden onların elinden bu gıdayı alamıyor, mesela dinin doğrusu otokratların anlattığı gibi değil aslı insan sevgisi merhamet, özgürlük ADALET hakka hukuka saygıdır fikrini halkın geniş kesimlerine benimsetemiyor? bu da üzerinde durulması gereken özeleştiri yapılması gereken bir konu..
Yanıtla (7) (0)